Savaş Pilotluğu Yerini Yapay Zekaya Bırakıyor
Teknolojinin son derece hızlı ve süreklilik arz eden ilerleyişi hayatımızın her alanında kendini hissettiriyor. Bu durum son dönemde özellikle robot teknolojileri ve yapay zeka ile ilgili haberlerle dikkat çekmekte. Öyle ki yapay zekanın gelecek yirmi yıl içerisinde pek çok insanı işinden edeceği öngörülerinden tutun da Matrix filmindeki senaryonun gerçek olacağına ilişkin kurgulara kadar pek çok fikir söz konusu. Aslına bakılırsa son günlerde yaşanan bir gelişme bu öngörüleri destekler nitelikte.
Amerika’nın Cincinnati Üniversitesi‘nde hazırlanan bir doktora çalışmasında, Psibernetix firması ile ortaklaşa geliştirilen ALPHA isimli yapay zeka, emekli Amerikalı Havacı Albay Gene Lee‘yi gerçeğe oldukça yakın bir savaş simülatöründe mağlup etmeyi başardı. Hatta bu kısmı şöyle düzeltmekte fayda var; ALPHA, Amerikan Hava Kuvvetleri araştırma laboratuvarında bulunan diğer yapay zeka yazılımlarını ve test aşamasında karşısına çıkan bütün insan savaş pilotlarını da ciddi bir üstünlükle mağlup etti.
ALPHA’nın bugüne kadar yazılmış en mükemmel algoritmalara sahip olduğu söyleniyor ve test aşamasında elde ettiği bu sonuçlar da söylenenleri doğruluyor. ALPHA’nın kalitesini ortaya koyması bakımından özellikle Gene Lee’yi yenmiş olması son derece önemli. Çünkü Lee, Amerikan Hava Kuvvetleri’nde binlerce pilotu eğitmiş bir eğitmen ve 1980‘den bu yana savaş simülatörlerinde yapay zekaya karşı savaşmakta olan bir albay.
Ayrıca ALPHA’nın bu başarımları sergilerken tam kapasiteyle çalıştırılmadığını da eklemeliyiz. Zira savaş ‘dengeli‘ olsun diye simülatörde ALPHA’ya verilen savaş uçağının kalitesi, hızı, manevra kabiliyeti, cephane gücü ve sensörel yetileri oldukça düşürülmesine rağmen ne Gene Lee, ne de bir başkası ALPHA’ya üstünlük kuramadığı gibi kendinden önceki yapay zeka yazılımları da ALPHA ile başa çıkamamış.
Mağlup olan Lee ‘ALPHA’nın bu kadar tetikte olmasına şaşırdığını, uçuş esnasındaki tüm kararlarını önceden hesaplayarak bir anlamda ‘hissettiğini‘ ve bunlara anlık cevaplarla karşılık verdiğini’ belirtiyor. Lee’nin açıklamalarından en ilginç olanı ‘ALPHA’nın kendisine saldırıldığı anda bunu nasıl def edeceğini biliyor olması. Yani yapay zeka, kullandığı uçağa gönderilen bir roket ateşlendiği anda bundan nasıl kurtulacağını çoktan biliyordu. Ayrıca Lee, ALPHA’nın savunma ve saldırı pozisyonları arasında yaptığı anlık geçişlerin de hatasız olduğunu söylüyor.
ALPHA’nın yazılımında kullanılan teknoloji, bugün yapay zekanın geldiği noktayı gözler önüne seriyor. ‘Belirsizlik algoritması‘ denilen ve yapay zekaya adeta ‘düşünme ve sezgileme‘ yetisi kazandıran sistemin üst bir versiyonu ile yazılan ALPHA kendi kararını, rakibinin hareketlerine göre veriyor ve normal bir insanın göz kırmasından 250 kat daha hızlı hesaplamalarla sonuca ulaşıyor. Bu analiz ve karar verme hızı sayesinde ALPHA; yetenek, fizik ve sezginin kusursuz bir karışımı olan hava savaşlarında mutlak üstünlük elde ediyor.
Yazılımın geliştiricileri ALPHA’nın bugünkü haliyle bile savaş pilotlarıyla koordineli hareket edebileceğini ve pilotlara büyük avantaj sağlayabilecek hareketler sergileyebileceğini belirtiyor. ALPHA her ne kadar bu aşamada mevcut pilotlara yardım edecek ve hatta savaş arkadaşı olacak bir yazılım olarak düşünülüyor gibi dursa da gelecekte savaş pilotlarını koltuklarından edeceğine kesin gözüyle bakmamız işten bile değil.
Daha önce yine Deniz Humması’nda yer verdiğimiz, Lockheed Martin firması tarafından geliştirilen ve projesine Türkiye‘nin de dahil olduğu 8 ülkenin katıldığı yeni nesil F-35 savaş uçakları da bu durumu belgeler nitelikte. Konu ile ilgili olarak ‘Savaş Pilotluğunun Son Demi; F-35‘ yazımızı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
Kaynak: Futurism, Psibernetix.
